Kendinden emin ve burnu havada, yakışıklı bir borsacı olan, Max Skinner Londra borsasında spekülasyonlar yaparak büyük paralar kazanmaktadır. Son fethinde ise bir çok rakibini buyuk kayıplara uğratmıştır. Max'in zaferi felsefesi ile aynı yöndedir: en önemli şey kazanmaktır ve hayatta başka hiçbir şeyin kıymeti yoktur. Büyük zaferin hemen ardından Max Fransa'da yaşayan büyük amcasının öldüğüne dair üzücü bir haber alır. Henry Amca Max'ın en yakın akrabasıdır ve bütün çocukluğu onun hatıralarıyla doludur. Max bir yandan eksantrik amcasıyla dolu çocukluk hatıralarını anımsarken bir yandan da şatoda geçecek bir hayatın nasıl bir hayat olacağı konusunda araştırmalar yapmaktadır. Londra'da onu bekleyen geleceği değişecek belki de oradaki herşeyinden vazgeçecektir.